Genel Kültür Bilim Kültür & Sanat

27 Mart 2009 Cuma

Kildaniler 2

Bir yorgunluk çayından sonra birkaç kilometre ötedeki bir başka yezidi köyü olan Faqira’ya taziye için gittik. İlk kez bir Yezidi taziyesine gidiyordum. Burada ne yapılır, ne söylenilir, hiçbir bilgim yoktu. Hatta ilk oturduğumuzda gayrı ihtiyarı Fatiha okumak için ellerim yukarıya doğru açılır gibi oldu; ancak hemen durumu toparladım. Neden önceden sorup, adetlerini öğrenmeyi akıl etmedim diye kendime kızdım. Ancak beraber geldiğimiz arkadaşları göz ucuyla izleyince Fatiha’nın dışında hemen hemen bütün ritüellerin Müslüman Kürt taziyelerindekilerle aynı olduğunu gördüm. Böylece “Serê we saxbe”, “rehma xwedê lê be” vb. söylemlerle başsağlığı diledik. Başsağlığı faslından sonra koyu bir sohbet başladı. Sohbet dönüp dolaşıp bölgede yıllar yılı Yezidilere uygulanan baskı, eziyetlere geliyordu. Gerek orda gerekse daha sonra ev sahibimiz Ali Kartal’la yaptığımız sohbetlerde önceleri bilmediğim ya da yarım yamalak duyduğum birçok şeyin aslını öğrenme fırsatı buldum.

0 Yorum:

Yorum Gönder

Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]

<< Ana Sayfa