Genel Kültür Bilim Kültür & Sanat

21 Mart 2009 Cumartesi

Avrupalı Türk Göçmenler

Türkiye dükkan tabelalarına İngilizce isimler yazılmasının Türk dilini bozduğunu tartışırken Türkiyeli gurbetçiler Avrupa kentlerindeki işletmelerine Türkçe isimler koyuyor.

1389 yılında İngiltere kralı III Richard, İngilizlerin geleneksel birası ale’yi satmak amacı ile üreten işletme sahiplerinin, dükkanlarına bir tabela asmalarının zorunlu olduğunu, aksi takdirde cezalandırılacaklarını duyurmuş. Ale üreticilerinin tespit edilebilmesini kolaylaştırmayı amaçlayan bu yasa, ‘tabela tarihi’ için milat olarak gösteriliyor.

Orta çağ döneminde ülkedeki pub’ların isimden daha çok sembollerin yer aldığı tabelalar taşımaya zorlanması, tabela kullanımını yagınlaştıran bir diğer önemli faktör olarak belirtiliyor. Bugün, dünyada tabela harcamalarının en çok yapıldığı ülkelerden birisi olan İngiltere’de binlerce tabela dükkanı bulunuyor; tabelalar binlerce insanı istihdam eden önemli bir iş alanı haline gelmiş bulunuyor. Bu alanda faaliyet gösteren işletmeleri hedefleyen ‘British Sign and Graphics Association’ isimli bir çatı örgütü bile bulunuyor.

Günümüzde tabelalar, modern ticaret ve sosyal yaşamın en belirgin figürlerinden birisi. Kentli yaşamın vazgeçilmez bir parçası olan bu figürler, siyasi eğilimlerden, köyden kente geçiş gibi sosyolojik pek çok olguyu çarpıcı biçimde yansıtıyor.

Gurbetteki Türkiyeli girişimcilere Türkçe tabelalar

Almanya ve İngiltere gibi ülkelerde işçi olarak başladıkları göç serüvenlerini Avrupa ekonomisi için ciddi bir potansiyele dönüşen girişimleri ile sürdüren Türkiyeli göçmenler, yaşadıkları bölgelerde binlerce işyerinin sahibi durumundalar. Girişimcilikleri ile giderek büyük kentlerin ana caddelerinden ücra kasabalara kadar çok sayıda yerde yaygınlaşan işletmecilerimizin dükkanları için seçtikleri isimler, ‘gurbet elde’ki ruh halimizinde çarpıcı yansımaları. Döner dükkanlarından süpermarketlere Türk işletmelere seçilen isimler girişimciliğimizi olduğu kadar, bulunduğumuz ülkeye bakışımızı, Türkiye ile ilişkilerimizi de ortaya koyuyor.

Almanya’nın Berlin şehrinde veya her yıl 25 milyonu aşkın turistin ziyaret ettiği Paris’te ya da bir zamanlar kapılarını zorladığımız Viyana’da.. Tatile gelen bir Türk’ün, yabancı dil bilmeden gezilebileceğinin en iyi işareti Türkçe tabelaların bulunduğu sokaklar. Genelde “Küçük İstanbul” olarak da adlandırılan bölgeler, tabelaları ile, İstanbul’daki herhangi bir mahalle görünümünde. Türkiyeli göçmenlerin yanısıra diğer toplumlara da hizmet veren bu işyerleri, entegrasyonda yaşanılan sıkıntıların en bariz örneği.

Türkiye ve Kıbrıslı işletmelere yönelik çalışan tabela firmalarının sayısı, aracılarla birlikte 10’u buluyor. Bu firmalardan birisi olan Tiger Signs’ın sahiplerinden Tevfik Bektaş yılda ortalama 400 işletmeye tabela yaptıklarını belirtiyor. Müşterilerinin yüzde 60’ının Türkçe konuşan işletmecilerden oluştuğunu kaydeden Bektaş, bir tabela içi ortalama 1000 sterlin harcandığını söylüyor.

Tabelalarda memleket özlemi

Türkiye’de basına sıkça malzeme olan, siyasetçilerden dil bilimcilerine çok sayıda insanın üzerinde görüş belirttiği konuların başında tabelalarda İngilizce başta olmak üzere yabancı isimler kullanılması geliyor. Yabancı isimlerin Türkçe’yi bozduğunu savunan kesimlere göre, bu durum batı özentiliğinin bir sonucu. Giderek daha çok hissedilen kültürel yozlaşmanın bir sonucu olduğu dile getirilen yabancı isim kullanmaya karşı kampanyalar bile düzenleniyor. Türkiye’de özellikle eğitimcilerin başını çektiği bu durum beraberinde geniş tartışmaları getirse de yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarında tam tersi bir durum gözleniyor. Sayıları giderek artan Türkiyeli göçmenlerin kurdukları işletmelerde Türkçe isim kullanımı bir hayli yaygın. Özellikle ilk Türk işletmelerinde çok rastlanan bu durum iki ana nedenden kaynaklanıyor : Söz konusu işletmelerin daha çok Türkçe konuşan toplumu hedeflemesi ve yaşanılan ülkenin diline hakim olamama.

Kuzey Londra’da yoğunlaşan Türkçe konuşan toplumun ticaret yaptığı başlıca 3 bölge olan, Haringey Green Lanes, Tottenham ve Stoke Newington-Dalston, Türkçe isimli tabelelalarla dolu. Best ve Mangal gibi sık kullanılan isimlerin yanı sıra, İstanbul İşkembecisi, Damat, Simithane, Şelale, Yeni ülke, Aziziye, Şömine Sofra, Dostlar, Çarşı, Öz Sultan gibi, Türkiye’de herhangi bir şehirde rastlayabileceğiniz onlarca Türkçe isme rastlanabiliyor. Bu isimlerin önemli bir bölümünde İngilizce de olmayan Türkçe harf karakterlerinin kullanımına da özellikle dikkat ediliyor.

Ayrıca Diyarbakır, Pekunlu, Elbistan gibi memleket isimleri de bir hayli revaçta. Mesela, örneğine Antep’te rastlanabilecek biçimde Antepliler, Antep, Öz Antep, Öz Gaziantep gibi tabelalarla donanmış işletmeler de Londra’nın muhtelif yerlerinde faaliyet gösteriyor.

Türk işletmelerinin kullandığı tabelalarda en popüler renkler ise kırmızı, mavi, yeşil ve sarı. Özellikle pazarda eski ve daha çok müşteriye sahip olan firmaların da etkisi ile benzer yazı karakterleri ve logo tasarımlarının çokluğu da dikkat çekiyor.

En popüler isimler

Restoran ve take away olarak adlandırılan döner ve kebap büfeleri işleten dükkanlarda en çok kullanılan isimlerin başında Best ve Mangal geliyor. Bu isimli işletmelerin tamamına yakını farklı işletmecilerin kontrolünde. Örneğin Best ismini ilk kullanan işletmeci, yaklaşık 23 yıl önce Stoke Newington bölgesinde bir döner dükkanı açan Osman Cinik. Bugün Türkçe konuşan toplumun ileri gelenlerinden birisi olarak kabul edilen Cinik, The Best Kebab adını verdiği işletmesi Londra’nın ilk dönercilerinden birisi. Cinik, bugün Londra ve İngiltere’nin ’nın çeşitli bölgelerinde faaliyet gösteren ve ‘Best’ adını kullanan onlarca işyerinin kendi kurduğu işletme ile bir ilgisi olmadığını belirtiyor.

Yine uzun süre önce Stoke Newington’da açılan Mangal Restaurant’ın da çok sayıda bölgede bulunan Mangal’larla ilgisi bulunmuyor. Star, King ve Turkish Delight ya da Delight isimleri de restaurant ve döner işletmelerinde en çok rastlanan isimler arasında.

Süpermarketler’de ise Food Centre (FC) takısı oldukça popüler. 21 yıl önce işadamı Hüseyin Uçar’ın Dalston’da açtığı marketine verdiği, bugün aynı gruba bağlı 10 marketin ismi olan Turkish Food Centre, daha sonra açılan çok sayıda market için esin kaynağı olmuş. Genelde bulundukları bölgenin ismini alan marketlerde FC takısı çokça kullanılıyor. Lewisham, Danışan, Ferhat,Tottenham, Holloway, Enfield gibi bölge isimleri ile anılan onlarca işletmede ‘Food Centre’ takısı da özellikle kullanılıyor.

Türk işletmelerinde en popüler 5 isim

Best - Mangal – Star – King – Delight

Etiketler: , , ,

0 Yorum:

Yorum Gönder

Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]

<< Ana Sayfa