Kadını Anlamak

Kadınlar mevzusu gibi kangrenleşmeye doğru yol alan bir konuya değinmek biz vefasız erkeklerin boyun borcu olmuş diyebilirim.Nedenine gelince çok basit evet o kadar basit ki bu neden nerden başlama konusunda bile tereddüt ediyorum;çünkü tarihsel süreç içerisindeki gelişmelerden tutun da modernleşmenin kadını meta olmaktan öteye taşımadığı ve ona eti nispetinde değer biçtiğine kadar o kadar çok suçumuz var ki…
Kadın olmak evet kadın olmak gerçekten zor ,bizim birazcık empatimizle bunu anlayabilmek de çok zor ,kaldı ki bunu örselemekten ziyade kollektif bir bakış açısıyla tarihe yolculuğa çıkıp derin sulara dalıp elimizi taşın altına koyup,bu naçizane ,mütevazi narin varlıklara birazcık olsun vefa borcumuzu ödemeye çalışalım lütfen ,zaten borcumuzu hiç bir zaman tas tamam ödeyemeyiz ya! Neyse…İnsanlığın ilk evrelerine yani anaerkil döneme değinmekten ziyade o dönemin neden yalıtıla yalıtıla nasıl bu güne kadar taşındığında aramalıyız bir çok sebebi…fizyolojik gereksinimlerden arta kalan ürün fazlalığının yarattığı özel mülkiyet ile pazar ortamlarının insanlığı biz erkeklerin elinde nasıl bir sömürü maşasına dönüştürdüğünü okuyup anlamaktayız .
Biz erkeklerin sahip olduğu bu fizyolojik üstünlüğün neden bir eşitsizlik perspektifinde ele alınıp kadınsallığı cepe gerisine almakta hiç tereddüt etmediğimizi anlayalım lütfen .Kadın olmak yani kadın olarak doğmayı neden bir eziklik cinsiyeti olarak benimsenilmesine bu kadar yol açıyoruz, biz, ey! Namı değer seçilmiş cinsiyetler…
Durun lütfen, bakın:Bitmiyor ki bu sömürü yolları, insan olarak karşılıklı birbirimizi seviyoruz ,sevişiyoruz,müşterek olan bu duygularda bile ona hakkı olan hazzı yaşama olanağını pek sunmuyoruz. Ve buda yetmiyormuş gibi bazı yobaz kişilerin fetvalarıyla bu mütevazi canlıları tek taraflı kara topraklara göndermekte bile tereddüt etmiyoruz .Hangi dine hangi anlayışa sığdığı kabul edilmeyen bu hareketin hesabı mutlaka sorulacaktır bizden …Aslında genelden devam etmek daha doğru olacaktı ;ama burda bizi çok ilgilendiren önemli ve bilinmeyen bazı konulara el atmak istiyorum :İçinde bulunduğumuz coğrafya olan Ortadoğu ve onun tebaası en çok olan İslam dinine biraz atıf yapmak gerekiyor .Bildiğiniz gibi islamiyetin indiği Arap yarım adası bir cehalet içinde bocalamaktaydı ,islamiyetin gelişiyle ki tam 23 senede tamamlanan bir kuran-ı kerim vardır bu gün .Öyle cahil bir toplumun ve kız çocuğunu diri diri toprağa gömen bir halkın makasla kesercesine geleneklerinden kopartılması biraz sancılı olması doğaldır.Bu yirmi üç senede tamamlanan ayetler sadece Hz.Muhammad’in bildiği 19 şifresine uygun olması için,mesela hicri 630 yılında gelen bir ayet sıralama olarak 612 de gelen bir ayetin yanına yerleştirilmiştir .Nitekim en can alıcı konumuzun da böyle bir durumun doğrultusunda bu gün yanlış anlaşıldığını görmekteyiz.Bakın sevgili dostlar İslam dininde kesinlikle evet kesinlikle birden fazla kadınla evlenmek yasaktır .Bakın bilimsel konuşuyoruz :Yukarda değindiğimiz gibi ayetler silsile silsile gelmekteydi kimisi savaş esnasında gelmiş kimisi uykuda iken ,kimisi sohpet esnasında vs.Yani 624 yılında gelen ve bedir savaşının bitişinde nuzul eden nisa(kadın)süresinin 24,25.ayetleri sahipsiz kalan müşriklerin eşlerini muhafazaya almak için nuzul eden ayetlerdir ki onlarla meşru şartlarda haklarını gözetip onlarla evlenmek koşuluyla alabilecekleri müslümanlara bildirilmiştir.Hayat bu! Hep savaş olacak değil ya!Bu sefer aynı sürenin 129.ayeti olan ve bugünkü sıralamada onların devamı gibi görünen ayet gerçeğiyle 631 de gelmiştir ve ayet tam olarak şöyle: özeti tabi(kadınlarla evlenme konusunda ne yaparsanız edin eşitliği sağlayamazsınız ,o yüzden bir tek kadınla evlenmek hem sizin için daha mutlu ve doğru olanıdır ,allahtan korkun ve ondan sakının denilmiştir.)yani 24,25.ayetlerinin kriter koyduğu eşitliği sağlarsanız evlenebilirsiniz maddesi tamamen fes oluyor .Yadırganmasın;ama gerçek olan ve bir toplumu yavaş yavaş ehil etmenin yegane yolu onları yavaş yavaş ehlileştirmektir .Araplardaki bu çok eşlilik anlayışı Peygamberimizde de mevcuttur ki çoğu feministin tampon yaptığı bir konudur bu:Bakın sevgili dortlar bu konuya da bilimsel temelde açıklık getireceksek :Peygamberimize 610.yılında peygamberlik gelmiştir .594′te Hatice ile evlenmiştir,evlendiğinde 25 yaşında olan peygamber 25 yılını da Hatice ile geçirmiştir, onun vefatından biraz sonra 622′de hicret etmiş ve Ayşe ile sonra evlenmiştir .Çok tartışmalı olan onun çok evliliği de Arap kültürünün bir eseridir ,yukarda değindiğimiz çok eşle evliliği yasaklayan ayet ki vefatından bir sene evvel gelmiştir.Bu durumda bildiğiniz gibi veda hutbesınde peygamber kendını tamamen yok farz edılıp kuranı bizim yorumlayıp kendi devrimize adapte olacak şekilde reforme etmemizi telkin etmiştir .Yani reformist bir bakış açısını bize deklare etmiştirArkadaşlar benim har hangi bir dini anlayışı telkin ettiğim anlaşılmasın lütfen ,ben coğrafyamızı çok ilgilendiren bir konu olduğu için buna değindim.Ben kendi şahsımda bu 8. Martı milad kabul edip kadınlara yapılan haksızlığı bertaraf eden yazılarımıza devam edeceğim.Bu günün anısına tüm kadınlardan özür diler ve bu günün hatırına beni affetmelerini diliyorum.Tüm kadınların bu mukaddes gününü
Kadın olmak evet kadın olmak gerçekten zor ,bizim birazcık empatimizle bunu anlayabilmek de çok zor ,kaldı ki bunu örselemekten ziyade kollektif bir bakış açısıyla tarihe yolculuğa çıkıp derin sulara dalıp elimizi taşın altına koyup,bu naçizane ,mütevazi narin varlıklara birazcık olsun vefa borcumuzu ödemeye çalışalım lütfen ,zaten borcumuzu hiç bir zaman tas tamam ödeyemeyiz ya! Neyse…İnsanlığın ilk evrelerine yani anaerkil döneme değinmekten ziyade o dönemin neden yalıtıla yalıtıla nasıl bu güne kadar taşındığında aramalıyız bir çok sebebi…fizyolojik gereksinimlerden arta kalan ürün fazlalığının yarattığı özel mülkiyet ile pazar ortamlarının insanlığı biz erkeklerin elinde nasıl bir sömürü maşasına dönüştürdüğünü okuyup anlamaktayız .
Biz erkeklerin sahip olduğu bu fizyolojik üstünlüğün neden bir eşitsizlik perspektifinde ele alınıp kadınsallığı cepe gerisine almakta hiç tereddüt etmediğimizi anlayalım lütfen .Kadın olmak yani kadın olarak doğmayı neden bir eziklik cinsiyeti olarak benimsenilmesine bu kadar yol açıyoruz, biz, ey! Namı değer seçilmiş cinsiyetler…
Durun lütfen, bakın:Bitmiyor ki bu sömürü yolları, insan olarak karşılıklı birbirimizi seviyoruz ,sevişiyoruz,müşterek olan bu duygularda bile ona hakkı olan hazzı yaşama olanağını pek sunmuyoruz. Ve buda yetmiyormuş gibi bazı yobaz kişilerin fetvalarıyla bu mütevazi canlıları tek taraflı kara topraklara göndermekte bile tereddüt etmiyoruz .Hangi dine hangi anlayışa sığdığı kabul edilmeyen bu hareketin hesabı mutlaka sorulacaktır bizden …Aslında genelden devam etmek daha doğru olacaktı ;ama burda bizi çok ilgilendiren önemli ve bilinmeyen bazı konulara el atmak istiyorum :İçinde bulunduğumuz coğrafya olan Ortadoğu ve onun tebaası en çok olan İslam dinine biraz atıf yapmak gerekiyor .Bildiğiniz gibi islamiyetin indiği Arap yarım adası bir cehalet içinde bocalamaktaydı ,islamiyetin gelişiyle ki tam 23 senede tamamlanan bir kuran-ı kerim vardır bu gün .Öyle cahil bir toplumun ve kız çocuğunu diri diri toprağa gömen bir halkın makasla kesercesine geleneklerinden kopartılması biraz sancılı olması doğaldır.Bu yirmi üç senede tamamlanan ayetler sadece Hz.Muhammad’in bildiği 19 şifresine uygun olması için,mesela hicri 630 yılında gelen bir ayet sıralama olarak 612 de gelen bir ayetin yanına yerleştirilmiştir .Nitekim en can alıcı konumuzun da böyle bir durumun doğrultusunda bu gün yanlış anlaşıldığını görmekteyiz.Bakın sevgili dostlar İslam dininde kesinlikle evet kesinlikle birden fazla kadınla evlenmek yasaktır .Bakın bilimsel konuşuyoruz :Yukarda değindiğimiz gibi ayetler silsile silsile gelmekteydi kimisi savaş esnasında gelmiş kimisi uykuda iken ,kimisi sohpet esnasında vs.Yani 624 yılında gelen ve bedir savaşının bitişinde nuzul eden nisa(kadın)süresinin 24,25.ayetleri sahipsiz kalan müşriklerin eşlerini muhafazaya almak için nuzul eden ayetlerdir ki onlarla meşru şartlarda haklarını gözetip onlarla evlenmek koşuluyla alabilecekleri müslümanlara bildirilmiştir.Hayat bu! Hep savaş olacak değil ya!Bu sefer aynı sürenin 129.ayeti olan ve bugünkü sıralamada onların devamı gibi görünen ayet gerçeğiyle 631 de gelmiştir ve ayet tam olarak şöyle: özeti tabi(kadınlarla evlenme konusunda ne yaparsanız edin eşitliği sağlayamazsınız ,o yüzden bir tek kadınla evlenmek hem sizin için daha mutlu ve doğru olanıdır ,allahtan korkun ve ondan sakının denilmiştir.)yani 24,25.ayetlerinin kriter koyduğu eşitliği sağlarsanız evlenebilirsiniz maddesi tamamen fes oluyor .Yadırganmasın;ama gerçek olan ve bir toplumu yavaş yavaş ehil etmenin yegane yolu onları yavaş yavaş ehlileştirmektir .Araplardaki bu çok eşlilik anlayışı Peygamberimizde de mevcuttur ki çoğu feministin tampon yaptığı bir konudur bu:Bakın sevgili dortlar bu konuya da bilimsel temelde açıklık getireceksek :Peygamberimize 610.yılında peygamberlik gelmiştir .594′te Hatice ile evlenmiştir,evlendiğinde 25 yaşında olan peygamber 25 yılını da Hatice ile geçirmiştir, onun vefatından biraz sonra 622′de hicret etmiş ve Ayşe ile sonra evlenmiştir .Çok tartışmalı olan onun çok evliliği de Arap kültürünün bir eseridir ,yukarda değindiğimiz çok eşle evliliği yasaklayan ayet ki vefatından bir sene evvel gelmiştir.Bu durumda bildiğiniz gibi veda hutbesınde peygamber kendını tamamen yok farz edılıp kuranı bizim yorumlayıp kendi devrimize adapte olacak şekilde reforme etmemizi telkin etmiştir .Yani reformist bir bakış açısını bize deklare etmiştirArkadaşlar benim har hangi bir dini anlayışı telkin ettiğim anlaşılmasın lütfen ,ben coğrafyamızı çok ilgilendiren bir konu olduğu için buna değindim.Ben kendi şahsımda bu 8. Martı milad kabul edip kadınlara yapılan haksızlığı bertaraf eden yazılarımıza devam edeceğim.Bu günün anısına tüm kadınlardan özür diler ve bu günün hatırına beni affetmelerini diliyorum.Tüm kadınların bu mukaddes gününü
0 Yorum:
Yorum Gönder
Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]
<< Ana Sayfa